12 Aralık 2024 Perşembe

Yaşamak

 




                                               Yazar: Yu Hua

                                               Özgün Adı: Huozhe

                                               Orijinal Dili: Çince

                                               Yayınevi: Jaguar Kitap

                                               Çeviren: Bahar Kılıç

                                               Basım Yeri / Tarihi: İstanbul, 2024, 56.Baskı

 

 

Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui.

Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla...

Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün artmasıyla bir “modern klasik”e dönüşen Yaşamak’ı Bahar Kılıç, Çince aslından çevirdi.


Yorumlarımız:

Yu Hua Çin’in Mao  (1983-1976) sonrası önemli avangard yazarlarından biridir. Çocukluğu Kültür Devriminde geçen (1966-1976) Yu Hua, “Yaşamak” adlı romanında Çindeki iç savaştan başlayarak Kültür devriminde yaşananları köy hayatı süren Xu ailesi üzerinden anlatmakta. Aklın alamayacağı yokluk içindeki toplum bireylerinin yaşama çabaları ailenin babası Fugui’nin anlatımıyla okuyucuya aktarılmakta. Fugui tüm aile bireylerini kaybedip öküzüyle başbaşa kaldığı yaşamı acı ve yokluklarla dolu. Ancak okuyucu bu son derece gercek ve depresif ortamı anlatan kitabı elinden düşürmeden okuyabiliyor çünkü son derece realist ve duygu sömürüsüne yer vermeyen uslub, sürükleyici bir okumaya neden oluyor. Roman insanın her şartta yaşam mücadelesinden vaz geçmemesi ve hayata asılması, insan direncini göstmesi açısından da önemli. Benim için ise Çin’in 1976’lara kadar içinde bulunduğu koşullar/ ekonomik durumdan 48 yıl içinde bugünlere nasıl gelebildiğini, Çin mucizesinin nasıl gerçekleştiğini anlamaya çalışmak, düşünmek için bir fırsat oluşturdu. Sonunda doğru ekonomik politikaların teknokrat bir merkezi sistemden uygulanması, zaten korkunç şartlarda yaşamaya alışık büyük nüfüsun (1.4 milyar insan) ekonomik olarak mobilize edilmesi, tarihsel olarak büyük bir imparatorluk kurmuş, gelenek ve göreneklerine sadık bu ulusu, ciddi reformlarla- özellikle eğitim alanında ve çok çalıştırarak batının karşısına Asyann supergücü olarak çıkabilmesine şaşmamak gerek. “Yasamak” adlı bu kitap orta vadede de dünyanın birinci ekonomik güç olarak tahtına yerleşebileceğini anlamamda bir basamak taşı oldu. Okunmasını tavsiye ederim.  DEMET


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder