27 Haziran 2015 Cumartesi

Miguel de Cervantes




Miguel de Cervantes Saavedra, 1547'de fakir bir asilzade olarak Madrid yakınlarındaki Alacala de Henares'de doğdu. Babasından miras aldığı soylu ruh ve bitmek bilmez para sorunları ömrünün sonuna kadar Miguel'i de terketmedi. Küçük yaşlardan itibaren şiire ve tatlı sözlere meraklı olsa da çağının pek çok erkeği gibi Cervantes'in de ömründe askerlik ve esaret önemli bir yer tuttu.

1570 yılında silahşor olarak İspanyol ordusuna katılan Cervantes, bir yıl sonra kendini İnebahtı açıklarındaki İspanyol donanmasında buldu. Osmanlı tarihinin en büyük deniz yenilgilerinden biri olarak anılan İnebahtı Savaşı, Cervantes'in de sakat kalmasına yol açtı. Anlatılanlara göre, hasta olmasına rağmen kahramanca savaşan Cervantes 7 Ekim 1571 gününü ağır yaralarla tamamlar. Bir kurşun sol elini parçaladığı için ömür boyu sakat kalmıştır.

Yine de ordudan ayrılmaz. Küçük kardeşi Rodrigo ile birlikte pek çok savaşa katıldıktan sonra 1575'te Türk korsanlar tarafından esir alınırlar. Miguel, Cezayir'de geçen esirlik yıllarını daha sonra Cezayir Zindanları adlı bir sahne eserinde anlatacaktır. Defalarca kaçmaya çalışsa da Cervantes bu tutsaklıktan ancak beş yıl sonra yüklü bir fidye karşılığında kurtulabilir.

Ordudan ayrılan ve bir türlü uygun bir memuriyet ayarlayamayan Cervantes, sonunda sahne eserleri yazarak geçinmeye karar verir. Günümüze pek azı ulaşan bu eserler, yeni evlenen Cervantes'in geçimini sağlamaz, o da ufak tefek ticari çabalarda bulunur. 1590'lı yıllarda vergi memurluğu gibi küçük resmi görevler edinir, ama bu görevler onu kimi yolsuzluk suçlamaları ve kısa süreli hapisliklerle tanıştıracaktır. Yani memuriyet hayatı biraz karanlık ve tartışmalıdır Cervantes'in.

Aslında yazıdan kopmamıştır, 1585'te Galetea adlı pastoral romanını, yazmaya başlar. 1597'de yine hapiste olduğu bir sırada Don Quijote'yi yazmaya başlar. 1605'te Don Quijote yayımlandığında tam bir best seller olur. Bir yıl içinde 12 bin satan kitabın pek çok izinsiz baskısı yapılır, yani korsanları çıkar! Artık ünlü bir yazar olan Cervantes, kitaplarının gelirleri kadar himayesine girdiği Lemos Kontu sayesinde rahata ermiştir. Bu arada Hisseli Kıssalar adlı bir başka ünlü kitap yayınlar, 1615'te hem Don Quijote'un ikinci cildini hem de Sekiz Komedi'yi yayımlar.

Ne yazık ki çocukluğundan beri istediği yazarlığın da hep peşinde koştuğu rahat bir hayatın da tadını uzun uzun çıkartamaz. 1616'da, 69 yaşında hayata veda eder. Son kitabı Persil ve Sigismund'un Meşakkatleri ancak ölümünden bir yıl sonra yayımlanabildi.


Türklerin Tarihi




                                                      Yazar: İlber Ortaylı
                                                 Yayınevi: Timaş Yayınları
                                                 Editör: Tuğçe İnceoğlu
                                                 Basım Yeri / Tarihi: İstanbul, Mayıs 2015- 4.Baskı

 

"Koca bir kavmin binlerce kilometreyi üç asır içinde geçtiğini düşünün… Bu, dünyayı değiştirmez de ne yapar? İşte Türkler dünyayı böyle değiştirdi. Bu sebeple, bizim hayalî bir tarih ve kahramanlar üretmeye değil, yalnızca doğruyu öğrenmeye ihtiyacımız var…"
-İlber Ortaylı-

Türklerin Tarihi, göçebe bir kavimken Ortadoğu'nun güçlü uygarlıklarından birini tesis eden Türklerin günümüzde de çok konuşulan menşei tartışmalarıyla başlıyor. Akabinde Orta Asya'dan Anadolu'ya göç edip bölgeyi Türkleştirmeleri ve orada inşa ettikleri kültürün esasları… Büyük bir mirasa, güçlü bir yapılanmaya ve tarihî bir zenginliğe sahip bir milletin, Türklerin adının nereden geldiği ve bu coğrafyaya ne zamandan beri "Türkiye" dendiği tartışmalarının tüm detayları… Kazanılan önemli savaşlar ve geri çekilmelerle, dahası ızdırablı toprak kayıplarıyla bugünkü halini alan Anadolu'nun hikâyesi…

Türkiye'nin Malazgirt Savaşı'yla Bosna'nın fethi arasındaki 400 yıl boyunca Avrupa açısından önemli bir ülke ve baş edilmesi gereken bir sorun olmasının gerekçeleri… Dahası Oğuzlardan Kıpçaklara, Peçeneklerden Selçuklulara ve büyük bir imparatorluk olan Osmanlılara kadar uzanan ve sadece Türklerin değil; Rusların, Memlukluların, Karakoyunluların, Gaznelilerin, Safevilerin, Çinlilerin, Hintlerin ve Arapların tarihi… Yani aynı coğrafyayı yüzyıllar boyunca paylaşan uygarlıklara hep etki etmiş ve Doğu ve Batı kültürlerini birbirine taşımakta önemli bir rol oynamış Türklerin dünya tarihindeki yeri mercek altına alınıyor.

Orta Asya'nın bozkırlarından Avrupa'nın kapılarına, İlber Ortaylı'nın satırları arasında dolaşmak isteyen her yaştan okurun zevkle okuyacağı bir başucu kitabı...
(Arka Kapaktan)



Yorumlarımız:

Türklerin Tarihi, İlber Ortaylı tarafından yazılmış bir kitap. Detaylı ve oldukça kapsamlı bilgi içerdiğinden zaman zaman bilgi bombardımanına uğramış gibi hissedilse de kitap soru cevap şeklinde yani mülakat formatında olduğundan tekrara açık ve bu yüzden kitap bittiğinde bilgiler yerlerine yerleşmiş oluyor. Bence herkes tarafından okunup, tarihle ilgili doğru bilgilerin edinilmesi açısından çok önemli olduğu kanısındayım. Osmanlılarla başlayacak ve günümüze uzanacak ikinci kitabı dört gözle beklemekteyim. DEMET

 

İlber Ortaylı

 



1947 yılında Bregenz, Avusturya’da bir göçmen kampında Kırım Tatarı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini İstanbul ve Ankara'da tamamladı. 1965'te Ankara Atatürk Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (1968) ile Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tarih bölümünü bitirdi. Viyana Üniversitesi'nde Slavistik ve Orientalistik okudu.

Yüksek lisans çalışmasını Chicago Üniversitesi'nde Prof. Halil İnalcık ile yaptı. Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden "Tanzimat Sonrası Mahalli İdareler" adlı tezi ile doktora derecesi aldı (1978), "Osmanlı İmparatorluğu'nda Alman Nüfuzu" adlı çalışmasıyla da doçent (1979), 1989'da profesör oldu.

Yerli ve yabancı bilimsel dergilerde 16. yüzyıl ila 19. yüzyılı Osmanlı tarihi ve Rusya tarihi ile ilgili makaleler yayınladı. 1989-2002 yılları arasında Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde İdare Tarihi Bilim Dalı Başkanı olarak görev yapmış, 2002 yılında Galatasaray Üniversitesi'ne geçmiştir.