Nazlı Eray, 28 Haziran 1945’te Ankara’da
doğdu. İstanbul İngiliz Kız Ortaokulu (1958) ve Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinden
(1962) mezun olduktan sonra girdiği İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden
üçüncü sınıftayken ayrılarak Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne geçti, burayı
da tamamlamadı. Ankara’ya yerleşti. Turizm ve Tanıtma Bakanlığında çevirmen
olarak çalıştı (1965-68). Ciddi bir sağlık sorunu nedeniyle yaşamının bir
yılını hastanede geçirmek zorunda kaldı. İkiz kızları doğunca çalışma hayatına
son veren Eray, yaşamını bundan sonra asıl içinde akan nehre, yani yazarlığa
bıraktı.
Yazma serüveni 1959’da ortaokul yıllarında
kaleme aldığı “Mösyö Hristo” öyküsüyle başladı. Öyküleri Türk Dili, Varlık,
Oluşum, Gösteri, Adam Öykü ve Dönemeç gibi dergilerde yayımlandı. İlk öykü
kitabı “Ah Bayım Ah” 1976’da okurla buluştu.
1977-1978 yıllarında Uluslararası Yazarlar
Birliği’nin konuğu olarak ABD Iowa Üniversitesi’nde Yaratıcı Yazım dersleri
verdi. Cumhuriyet, Güneş, Radikal, Akşam gibi gazetelerde de yazan Eray, köşe
yazılarını “Düş İşleri Bülteni” adı altında yayımladı.
Hikâyeleri, Necatigil’in ifadesiyle
“gerçekle gerçeküstü arasında köprüler kuran, masalsı öğelerle” beslendi.
Fantastik gerçekçi diye nitelenebilecek öykülerini, toplumsal ve bireysel
gerçeklikleri, çağrışımlarla yüklü bir dille, gerçeklikten gerçek ötesine uzanan
ironik bir anlatımla işledi. Halk arasında söylenen tekerlemeleri ve ninnileri
de ustaca kullandı. İkinci hikâye kitabı “Geceyi Tanıdım”daki hikâyelerde,
kişiler, kentli çevrenin dışlanmışları, hapçılar, denizkızları, pezevenkler, Kasımpaşa
Canavarı, mahmur gözlü eczane kalfaları, bir başka deyişle treni kaçırmış
tiplerin çeşitlemeleridir.
“Pasifik Günleri”nde, Honolulu’dan
Japonya’ya bütün Uzak Doğu’yu kapsayan bir yolculuk izlenimlerini, etkileyici
sahneler ve güzel temalar aracılığıyla aktardı. “Arzu Sapağında İnecek Var”
adlı roman, fantastik anlatıların en uç örneği olarak kabul edildi. “Örümceğin
Kitabı”’nda yine sanal gerçeklerin izini sürdü, bir kadının iç dünyasındaki
karmaşayı, umutsuz sevdalarda kaybolan insanların kendini arayışını anlattı.
Öyküleri ortaokul ders kitaplarında yer
aldı, İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca, Japonca, Çekçe, Urduca ve
Hintçeye çevrildi. Tözüm’ün filme aldığı “Monte Kristo” adlı öyküsü, beş ayrı
yönetmen tarafından çekilen birbirinden bağımsız beş kısa öykülü filmden oluşan
“Aşk Üzerine Söylenmemiş Her Şey” içinde yer aldı. Bazı öyküleri TV dizisi
yapıldı. 1995-98 arasında TRT-INT’te bir sanat programı hazırlayıp sundu.
1998’de Ankara’da kişisel bir resim sergisi açtı.
Yurtiçi ve yurtdışı radyo ve televizyonları
için oyunlar yazdı, programlar gerçekleştirdi. CHP’de 4. dönem parti meclisi
üyesi olarak yer aldı (1993-99).
“Monte Kristo” ve “Rüya Sokağı” öyküleri
2005’te İtalyan yönetmen Angelo Savelli tarafından “L’ultimo Harem” (Son Harem)
adıyla oyunlaştırıldı, İtalya ve Türkiye’de sahnelendi. “Yoldan Geçen Öyküler”
kitabında yer alan “Karanfil Gece Kursu” öyküsüyle 1988 Haldun Taner Öykü
Ödülü’ne; “Aşkı Giyinen Adam” romanıyla da 2002 Yunus Nadi Roman Ödülü’ne değer
görüldü.
Edebiyatçılar Derneği, Türkiye Yazarlar
Sendikası ve Uluslararası Yazarlar Birliği (PEN) üyesi olan Eray, ABD Iowa
Üniversitesi’nin de onursal üyesidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder